hakverenglish | adronato

listen to the pronunciation of hakverenglish | adronato
الإنجليزية - التركية

تعريف hakverenglish | adronato في الإنجليزية التركية القاموس.

closed
kapalı

Gözleri kapalı müzik dinledi. - He listened to the music with his eyes closed.

Gözlerin kapalı yürüyebiliyor musun? - Can you walk with your eyes closed?

locked
{s} kilitli

Evdeki her kapı kilitlidir. - Every door in the house is locked.

Tom kilitli olduğundan emin olmak için kapısını iki kez kontrol etti. - Tom double-checked his door to make sure it was locked.

closed
kapanmak
closed
basına kapalı
closed
örtük
closed
yumuk
closed
(Bilgisayar) kapatıldı

Yirmi demir yolu kapatıldı. - Twenty railroads were closed down.

Tema parkı geçen ay kapatıldı. - The theme park was closed down last month.

closed
yumulu
locked
kilitlenmiş
closed
{f} kapat

Onlar beşte dükkânı kapattı. - They closed the shop at five.

Sakin olmak için gözlerimi kapattım. - I closed my eyes to calm down.

locked
{f} kilitle

Tom arabasındaki anahtarları kilitledi. - Tom locked his keys in his car.

Tom kapıyı kapattı ve kilitledi. - Tom shut the door and locked it.

closed
{s} kapanmış

Oraya vardığımda mağaza zaten kapanmıştı. - The store was already closed when I got there.

Kapının kapanmış olması gerek. - The gate needs to be closed.

closed
{s} kapatılmış

Havaalanı çevresindeki hava sahası geçici olarak kapatılmıştı. - The airspace around the airport was closed temporarily.

Kapılar kapatılmıştı. - The doors were closed.

locked
{s} birbirine geçmiş
locked
{s} sıkışmış
locked
{s} kenetlenmiş
الإنجليزية - الإنجليزية
closed
locked